Konkordatonun Alacaklılar Bakımından Hüküm ve Sonuçları
ÖZET Konkordato, günümüz enflasyonist ortamında stabil olmayan ekonomi dünyasında borçluların borçları altında ezilmeden mali gücünü toparlayarak ticaret hayatına devam etmesini sağlayan bir hukuki kurumdur. Borçlular için oldukça önemli bir kurum olan konkordato kurumu yalnızca borçluya değil, alacaklılara ve kamu menfaatine de çeşitli avantajlar sağlamaktadır. 2004 Sayılı İcra İflas Kanunu’nda (“İİK”) kapsamında uygulanmakta olan bu kurum 7101 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle detaylı şekilde düzenlenmiştir.
Bu çalışmamızda borçluların ekonomik dünyasında varlığını sürdürebilmek adına başvurabilecekleri hukuki bir kurum olan konkordato kurumu ele alınacaktır. Hem borçluların hem alacaklıların hem de kamunun yararını gözeten bu kurum, farklı türlerle karşımıza çıkmaktadır. Bu yazımızda yaygın olarak kullanılan adi konkordato kurumu detaylandırılacak, adi konkordatonun tanımı, uygulama usulü, hüküm ve sonuçları incelenecektir. Konkordatonun etkisini en çok hisseden alacaklılar bakımından sonuçlar tartışılacak ve açıklığa kavuşturulacaktır.
Anahtar Kelimeler: Konkordato, Borçlu, Alacaklı, Konkordatonun Sonuçları, Geçici Mühlet, Kesin Mühlet.
I.GİRİŞ Günümüzde istikrarsız enflasyon, küresel pandemilerin yol açtığı ekonomik krizler ve arz talep dengelerinin bozulması gibi etkenler; borçluların borçlarını gün geçtikçe ödemekte daha da zorlanmasına sebebiyet vermektedir.(1) Borçluların bu tarz ekonomik etmenler altında ezilmemesi adına hukuken getirilmiş bir fırsat, bir kolaylık olarak konkordato kurumu karşımıza çıkmaktadır.
Konkordato, borçlarını ödeyememe tehlikesiyle karşı karşıya olan sermaye şirketlerinin ve kooperatiflerin uzlaşma yolu ile yeniden yapılandırılması amaçlayan bir hukuki düzenlemedir. Bu bağlamda, borç içinde kalan borçlu için konkordato adeta ekonomik durumunu düzeltmesi adına verilmiş bir fırsattır.(2) Borçlular açısından konkordatonun temel amacı; borçlunun dalgalı ekonomik koşullarda ticaret dünyasından silinmesinin engellenerek menfaatleri doğrultusunda faaliyet göstermesini kolaylaştırmaktır. Konkordato ile borçlu, borçlarını yapılandırarak mali açıdan güçlenme imkanı bulmaktadır.
Konkordato kurumu borçluya tanınmış bir imkan olmakla birlikte, aynı zamanda kamu menfaatine de hizmet etmektedir. Nitekim ticari faaliyetin sürdürülebilirliğinin sağlanması, buna bağlı olarak yerel ekonominin kalkındırılması, birçok ülkenin olduğu gibi ülkemizde de ekonomik politik amaçlarda ön sırada gelmektedir.(3)
Alacaklılar bakımından bakıldığında ise, konkordato borçlunun iflasını önleyerek ticari hayatına devam etmesine olanak tanıdığı için; alacaklıların olası bir iflas durumunda alabilecekleri tutardan daha fazlasını tahsil etmesine olanak tanır.(4) Böylece konkordato, alacaklıların da, borçlunun olası bir iflası durumuna kıyasla, daha avantajlı konuma gelmesini sağlamaktadır.
Netice itibariyle konkordato, borçluyu icra takiplerine ve iflas ihtimaline karşı koruma altına alırken, alacaklı icra ve iflas süreçleriyle elde edeceğine kıyasla daha fazla alacağını, daha etkin bir şekilde tahsil kabiliyetine kavuşturur.(5) Böylece alacaklı ve borçlu arasında ticari ilişki korunmuş olur ve borçlu ekonomik hayatta varlığını sürdürmeye, faaliyette bulunmaya devam edebilir. Konkordato bu yönüyle hem borçluyu hem alacaklıyı hem de kamu menfaatini korumayı hedefleyen önemli bir hukuki kurumdur.
II. ADİ KONKORDATONUN TANIMI VE NİTELİĞİ
Konkordato; uygulanacak usule göre çeşitli türlere ayrılmakla birlikte uygulamada en yaygın olarak adi konkordato türüyle karşımıza çıkmaktadır. Adi konkordatonun tanımı, 7101 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle, İİK madde 285/I’de düzenlenmiştir.(6) Bu tanımda konkordato, borçlunun borçlarını ödeyememesi yahut ödeyememe tehlikesi altında bulunması durumunda iflastan korunmak amacıyla başvurulabilecek bir araç olarak gösterilmiştir. Bu yönüyle konkordato, borçlu sermaye şirketlerinin ve kooperatiflerin uzlaşma ile yeniden yapılandırılmasına olanak sağlayan bir nitelik taşımaktadır. Doktrinde adi konkordato aynı zamanda “mahkeme içi konkordato” olarak da adlandırılmaktadır.
III. KONKORDATO TALEBİ USULÜ
Adi konkordato, İİK m. 285 ile m. 308/h arasında düzenlenmiş olup bu tür konkordatoda borçların tasfiyesi amaçlanmıştır.
Adi konkordato talebinin usulü İİK madde 285’te açıkça düzenlenmiştir. Bu maddeye göre borçlu ya da borçlunun alacaklısı konkordato talebinde bulunabilecektir. Borçlunun iflasa tabi kişilerden olup olmaması, başka bir deyişle borçlunun tacir sıfatına haiz olup olmamasının kanun nezdinde (7) herhangi bir önemi yoktur.(8) Bunun yanında borçlunun kanun hükmünde gerçek veya tüzel kişiliğe haiz olması gerekmektedir.(9)
Konkordato talebinde mahkemeye sunulması gereken birtakım belgeler bulunmaktadır. Bu belgeler İİK m. 286’da düzenlenmiştir. İşbu gerekli belgelerden ilki bir ön projedir. Bu ön proje; borçlunun borçlarını hangi vadede ve hangi oranla ödeyeceği, alacaklıların alacaklarından hangi oranda vazgeçmiş olacakları, borçlunun faaliyetlerinde ve alacaklılara yapacağı ödemede gerekecek mali kaynağı hangi yollarla edineceği gibi hususlar yer alır. Ayrıca mahkemeye borçlunun malvarlığı durumunu gösteren tüm belgelerin de mahkemeye sunulması zorunludur. Alacaklılara ve alacaklarına ilişkin bilgileri gösteren liste, ön projeye göre alacaklıların eline geçmesi öngörülen miktar ile iflas durumunda ellerine geçecek miktarı karşılaştırılan tablo ve finansal analiz raporu da eklenmesi gereken belgelerdendir.
Konkordato talebi, kanunen eklenmesi gerekli belgelerin ek olarak eklendiği bir dilekçe ile yetkili asliye ticaret mahkemesine sunulması suretiyle yapılır. Belgeler eksiksiz şekilde sunulduğu takdirde, ilk aşamada konkordato talebinin yerinde olup olmadığına bakılmaksızın geçici mühlet verilir. Geçici mühlet süresi 3 ay olmakla birlikte İİK m. 287/IV(10) ile bu sürenin en fazla iki ay ek süre verilecek şekilde uzatılmasına imkan sağlamaktadır.(11)
Geçici mühlet sona ermeden önce mahkeme, konkordatonun başarı şansına ilişkin değerlendirme yapar. Bu değerlendirilmenin yapılmasına ilişkin doktrinde tartışmalar bulunmaktadır. Bir görüşe göre konkordato borçlunun yanı sıra alacaklıları ve kamusal yararı da koruyan bir kurum olduğundan dolayı kesin mühlet değerlendirmesi yapılırken mahkeme re’sen araştırma ilkesine uygun davranmak zorundadır.(12)
Doktrinde başka bir görüşe göre konkordato mühleti hususu kamu düzenini ilgilendirmeyen kurumdur ve mahkeme yalnızca sunulan belgeler üzerinden değerlendirme yapmakla mükelleftir .(13)
Kanaatimizce konkordato borçluya tanınan bir imkan olmakla birlikte kamu yararını da göz önünde bulunduran bir kurumdur. Borçlunun ticari hayatına devam etmesinin, yerel ekonomiye katkı sağladığı yadsınamaz bir gerçektir. Mevzuatta konkordato gibi bir kurumun düzenlenmiş olması, bu düzenlemenin kamu düzenini sağlamasından da kaynaklanmaktadır. Ticari hayattan silinmeyen, kendisine mali durumunu düzeltmesi için şans tanınan borçlu; ekonomi dünyasında faaliyetlerine devam ederek hareketliliği sağlayarak milli ekonominin aktifliğine katkı sağlayacaktır. Bu sebeple konkordato kamu düzenini de etkileyen bir kurum olarak değerlendirilmeli ve mahkeme tarafından re’sen araştırma ilkesine uygun olarak sürecin yürütülmesi yerinde olacaktır.
Mahkemece gerekli değerlendirme yapılması akabinde konkordatonun başarıya ulaşma imkanı olduğuna kanaat getirilirse borçluya 1 yıllık kesin mühlet verilecektir.
IV. KONKORDATONUN ALACAKLILAR BAKIMINDAN HÜKÜM VE SONUÇLARI
Konkordatonun onaylanması ile, başka bir deyişle tasdiki ile konkordato tüm taraflar için bağlayıcı hale gelir. Konkordato, taraflar için belli sonuçlar doğurur. Konkordatonun doğurduğu hüküm ve sonuçlardan en çok etkilenenlerden biri de alacaklılardır.
Konkordato ile alacaklıların haklarında bazı sınırlandırmalar meydana gelir. Böylelikle borçlu, borçların baskısından kurtulur ve faaliyetlerinde daha rahat hareket etme özgürlüğü kazanmış olur.(14) Kesin mühletin alacaklılar bakımından sonuçları İİK m. 294 kapsamında düzenlenmiştir. Kesin mühletin en önemli sonucu şüphesiz takip yasağı olarak karşımıza çıkmaktadır. Mühlet süresi içinde borçlu aleyhine takip başlatılamaz, Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun’a göre yapılan takipler dahil olmak üzere, başlatılan tüm takipler durur. Alacaklılar bakımdan ortaya çıkan bir diğer sonuç ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarının mühlet süresi içinde uygulanamıyor oluşudur.
Bu düzenlemelerin en temel amacı borçlunun elindeki malvarlığından olmasının önüne geçilerek mühlet süresi içinde mali durumunu düzeltme amacı doğrultusunda özgür hareket etmesini sağlamaktır. Bunun yanında bir diğer amaç da alacaklılar arasında eşitliliğin sağlanmasıdır. Şöyle ki, takip yapılabilmesi durumunda alacaklılardan bir kısmı alacağının tamamına kavuşurken bir kısmının tatmini sağlanamamış olur.(15) Oysa konkordato durumunda takip yasağı söz konusu olduğundan dolayı tüm alacaklıların eşit muamele görmesi sağlanmış olacaktır. Konkordato ile kanunda sayılan imtiyazlı alacaklılar hariç olmak üzere diğer tüm alacaklılar arasındaki eşitsizlik ortadan kaldırılır.(16)
Her ne kadar mühlet süresi içinde takip yasağı söz konusu olsa da buna ilişkin olarak alacaklılar lehine de düzenleme getirilmiştir. Alacaklılar bakımından mühlet süresi içinde zamanaşımı süreleri ve hak düşürücü süreler işlemeyecektir. Borçlu hakkında verilen mühlet kararı süresince, takip işlemi ile kesilmesi öngörülen zamanaşımı süreleri ve hak düşürücü süreler işlemez.(17)
Bunlarla birlikte kesin mühlet içinde rehinli mal satılamaz veya muhafaza altına alınamaz. Rehinle temin edilmemiş alacaklar bakımından faiz işlemesi durur. Konusu para olmayan alacaklar ise alacaklısı tarafından paraya çevrilerek konkordato komiserine bildirilir. (18) Komiserin onayıyla aynen ifa imkanı da bulunmaktadır.
Görülmektedir ki konkordato sonucunda doğan sonuçlar kapsamında borçlu mühlet süresi içinde mali gücünü tekrar kazanmaya odaklanma imkanı bulmuş olur. Borçluya bu imkan tanınırken alacaklıların haklarında birtakım kısıtlamalar getirilmekteyse de konkordatonun alacaklılar bakımından da avantajları göz ardı edilmemelidir.
SONUÇ
Günümüz ekonomik zorlukları göz önüne alındığında borçlarını ödeyemeyen ya da ödememe tehlikesiyle karşı karşıya olan borçlu için önemli bir hukuki çözüm sunmaktadır. Ekonomik krizler, enflasyon ve arz-talep dengesizlikleri, borçluların finansal yükümlülüklerini yerine getirmesini zorlaştırırken, konkordato bu borçlulara borçlarını yeniden yapılandırma ve mali durumlarını düzeltme fırsatı tanır.
Böylece, borçluların iflas etmesi yerine ticari faaliyetlerini sürdürebilmelerine olanak sağlanır. Konkordatonun temel amacı hem borçluları hem de alacaklıları korumak ve ticari hayatta dengeyi sağlamaktır. Alacaklılar, konkordato sayesinde, borçlunun iflası durumunda alabileceklerinden daha fazla tahsilat yapma imkânına kavuşur ve borçlunun ekonomik varlığını sürdürmesine katkıda bulunur.
Adi konkordato, uygulamada en yaygın konkordato türü olup, borçlunun borçlarını ödeyememe veya ödeyememe tehlikesi altında olduğu durumlarda iflastan korunmak amacıyla başvurulabilir. Konkordato talebi, gerekli belgelerle birlikte yetkili ticaret mahkemesine sunulmalıdır. Belgelerin tam ve eksiksiz sunulması halinde mahkeme, konkordatonun başarı şansını değerlendirmek üzere geçici mühlet verir. Bu süreçte borçlu aleyhine yeni takip başlatılamaz ve mevcut takipler durdurulur. Konkordato, borçluya ekonomik toparlanma şansı tanırken, alacaklıların haklarını da koruma altına alarak ekonomik düzenin ve kamu menfaatinin korunmasına hizmet eden bir hukuki mekanizma olarak öne çıkmaktadır.
Çalışmamızla konkordatonun alacaklılar bakımından pek çok sonucu olduğu, bu sonuçların bütünüyle alacaklı aleyhine olmadığı, hatta büyük resme bakıldığında konkordato kurumunun alacaklının da menfaatini sağlayan bir kurum olduğu sonucuna varılmıştır.
KAYNAKÇA Arslan, Ramazan, Yılmaz, Ejder Yılmaz, Taşpınar Ayvaz, Sema, Hanağası, Emel. (2022). İcra ve İflas Hukuku, İstanbul: Yetkin Yayınları, 8.Basım. Atalı, Murat. (2018). Konkordatoda Kesin Mühlet ve Sonuçları, İstanbul: Oniki Levha Yayıncılık Duran, Rukiye. (2019). Konkordato Mühleti ve Alacaklılar Bakımından Sonuçları, (Yayın No: 613661) [Yüksek Lisans, İstanbul Medipol Üniversitesi]. Yükseköğretim Kurulu. Karakaya, Ahmet. (2022). İflas Dışı Adi Konkordatoda Konkordatonun Tasdiki (Yayın No: 725770) ) [Yüksek Lisans, İstanbul Medipol Üniversitesi]. Yükseköğretim Kurulu. Pekcanıtez, Hakan, Atalay, Oğuz, Sungurtekin Özkan, Meral, Özekeş, Muhammet. (2022). İcra ve İflas Hukuku Ders Kitabı, İstanbul: Oniki Levha Yayıncılık, 9.B. Pekcanıtez, Hakan, Erdönmez, Güray. (2018). 7101 sayılı Kanun Çerçevesinde Konkordato, İstanbul: Vedat Kitapçılık, 1.Basım. 18 Atalı, s. 101 Sönmez, Beril. (2024). Konkordato Mühletinin Alacaklılar Bakımından Sonuçları Çerçevesinde Takas Ve Mahsup Yasağı, Yüksek Lisans Tezi, (Yayın No: 873511) [Yüksek Lisans, Yaşar Üniversitesi]. Yükseköğretim Kurulu. Tanrıver, Süha, Deynekli, Adnan. (1996). Konkordatonun Tasdiki, Ankara: Yetkin Yayınları. Türkoğlu, Tolga. (2019). Adi Konkordatoda Kesin Mühlet Ve Hukuki Sonuçları (Yayın No: 589405) [Yüksek Lisans, Bahçeşehir Üniversitesi]. Yükseköğretim Kurulu.
Mehmet Aslan
Ortak Avukat
Mehmet Aslan, gayrimenkul, ticaret, bilişim, fikri mülkiyet hukuku avukatıdır. Özellikle önde gelen inşaat projelerinde arazi geliştirme, gayrimenkul ihtilafının çözüme kavuşturulması, inşaat ve iskan ruhsatı alınması, yönetim planı yazımı...